Finansal Piyasalarda Yaşananların Özeti
2 Ağustos Cuma günü açıklanan Amerika tarım dışı istihdam ve işsizlik verileri o tarihten itibaren piyasalarda depreme neden oldu. 175 bin beklenen tarım dışı istihdam artışı 114 bin; 4,1 beklenen işsizlik oranı ise 4,3 geldi. Ayrıca Haziran ayında 206 bin olarak açıklanan tarım dışı istihdam verisi de 179 bine revize edildi. Bu veriler sonrası piyasalarda büyük düşüşler görüldü. Bir çok finansal varlıkta volatilite arttı. Peki bu veriler ne anlama geliyor ve piyasaları neden böyle etkiledi?
Özellikle tarım dışı istihdam artışı olmakla birlikte verilerin beklenenden büyük oranda sapma göstermesi piyasa oyuncuları tarafından ekonomik aktivitesinin daha sert yavaşlayacağı, Amerikan Merkez Bankası FED‘in faiz indirimi için geç kaldığı yönünde algılandı. Dolayısıyla akla resesyon endişesini getirdi. Yaklaşık son 20 yılın en yüksek faiz oranlarının görüldüğü ABD’de yumuşak iniş (ekonomik aktivitede ılımlı bir yavaşlama) senaryosu yerini sert inişe (ekonomik aktivitede sert yavaşlama) bıraktı. Bu da finansal piyasalarda bir çok varlık için satışları tetikledi.
Dolar endeksi DXY‘den ABD tahvil faizlerine; altın, petrol gibi emtialardan hisse senetleri ve kripto paralara kadar bir çok finansal varlık normale göre yüksek oranlarda düşüşler gösterdi. Global piyasalardaki bu düşüş dalgası yerel piyasaları da etkiledi ve 5 Ağustos Pazartesi günü Türkiye borsası gibi bir çok yerel borsada da düşüşler görüldü.
Piyasa oyuncularının endişelenmesine ve tüm bu olaylara neden olan resesyon nedir, piyasalara etkisi nelerdir? Öncelikle bundan bahsedelim. Daha sonra ileride olabilecek senaryoları değerlendirelim.
Resesyon ve Piyasalara Etkisi
Resesyon, ekonomik aktivitenin duraklaması veya daralması anlamına geliyor. Teknik olarak GSYİH‘de 2 çeyrek üst üste küçülme genellikle resesyon olarak kabul ediliyor. Tabi ki sadece GSYİH küçülmesi değil; işsizlikte artış, tüketici harcamaları ve yatırımlarda düşüş gibi bir çok yansıması oluyor ekonomiye. Sonuç itibariyle ekonomik aktivitede azalma diyebiliriz resesyon için.
Ekonomik aktivitedeki azalma piyasaları da olumsuz etkiliyor; çünkü istihdamın azalması ve işsizliğin artması tüketici gelirlerini ve harcamalarını, yani ekonomik aktiviteyi düşürüyor; bu da resesyon yaşanan ülkenin şirketlerinin gelirini (dolayısıyla hisse senedi fiyatlarını) ve para birimini doğrudan, diğer finansal varlıkları dolaylı olarak olumsuz yönde etkiliyor. Ayrıca ABD gibi parası dünyada rezerv para birimi olan bir ekonomin resesyon tehlikesi ile karşı karşıya kalması tüm dünya piyasalarını etkiliyor haliyle.
Finansal piyasalar olasılıkları önden fiyatladığı için daha resesyon olmadan resesyon beklentisi bile belirli oranda etkiliyor piyasa fiyatlarını.
Peki ABD’de Resesyon Olur Mu?
Amerika Birleşik Devletleri’nde resesyon olma olasılığı son gelen verilerden sonra evet bir miktar yükseldi evet; ama ciddi bir miktarda değil. Genel olarak yatırım analizi ile uğraşan şirketler önümüzdeki aylarda resesyon olasılığını %10-15 olarak tahmin ediyorlardı, gelen verilerden sonra bu oranları %20-25‘e revize ettiler. Evet resesyon olasılığı arttı ve ABD’de resesyon ihtimali var elbet; ama bu çok fazla değil şu an itibariyle.
Kaldı ki bir ülkede resesyonu tahmin etmek kolay bir şey değil arkadaşlar! Ekonomik aktivitenin bir çok faktöre bağlı olması ve bu faktörlerdeki değerlerin sürekli değişim göstermesi tahmin yapmayı zorlaştırıyor. Bir de daha önce açıklanan verilen sonradan revize edildiği düşünüldüğünde doğru tahmin etme olasılığı daha da düşüyor.
Ben genel olarak kendim verileri takip etmekle birlikte büyük finans ve yatırım kuruluşlarının görüşlerini de takip ediyorum. Tüm bunlar doğrultusunda resesyon olmayacağı görüşündeyim. Tabi ki bunun da bir tahmin olduğunu ve yatırım tavsiyesi olmadığını unutmayın. 🙂
Resesyon Olursa Ne Olur, Olmazsa Ne Olur?
Amerika’da eğer resesyon olursa yukarıda da bahsettiğim üzere ekonomik aktivitede daralmadan dolayı bir çok Amerikan şirketinin kârı ve hisse senedi fiyatları, Amerikan Doları USD’nin değeri başta olmak üzere bir çok finansal varlığın fiyatlarında bir süre düşüşler devam eder. Eğer böyle bir durum olacaksa şu anda elinde varlık bulunduranların satması ve düşüşler olduktan sonra daha düşük fiyatlardan alması mantıklı olacaktır.
Eğer ki Amerika’da bir resesyon olmazsa ve yeni gelen verilerle resesyon olmayacağı anlaşılırsa genel olarak fiyatlar yükselmeye başlayacaktır. Bu durumda fiyatların düşük kaldığı süreçte finansal varlık biriktirmek mantıklı olacaktır.
Sonuç itibariyle bu konudaki başarınız sizin resesyon tahmininize bağlı. Başarı şansınızı artırmak için ise finans konusunda sürekli kendinizi geliştirmek, piyasaları takip etmek ve çok yönlü düşünebilmek işinize yarayacaktır. Herkese resesyonsuz günler dilerim.
Bir yanıt yazın